Pakistan Cumhuriyeti Tarihi
Video
Pakistan İslam Cumhuriyeti, 14 Ağustos 1947'deHindistan'ın bölünmesinden İngiliz Milletler Topluluğu'nun bir parçası olarak kuruldu. Bu olay, dini çizgilere dayalı olarak Pakistan ve Hindistan olmak üzere iki ayrı ulusun yaratılışına işaret ediyordu. Pakistan başlangıçta coğrafi olarak iki ayrı bölgeden oluşuyordu: Batı Pakistan (şimdiki Pakistan) ve Doğu Pakistan (şimdiki Bangladeş ) ile şu anda Hindistan'ın bir parçası olan Haydarabad.
Hükümet tarafından resmi olarak tanınan Pakistan'ın tarihi anlatımının kökleri, MS 8. yüzyılda Muhammed bin Qasim'den başlayarak Babür İmparatorluğu döneminde zirveye ulaşan, Hindistan yarımadasındaki İslami fetihlere kadar uzanıyor.
Tüm Hindistan Müslümanları Birliği lideri Muhammed Ali Cinnah, Pakistan'ın ilk Genel Valisi olurken, aynı partinin genel sekreteri Liaquat Ali Khan ise Başbakan oldu. 1956'da Pakistan, ülkenin İslami demokrasi olduğunu ilan eden bir anayasayı kabul etti.
Ancak ülke önemli zorluklarla karşı karşıya kaldı. 1971'de, bir iç savaş ve Hindistan askeri müdahalesinin ardından Doğu Pakistan, Bangladeş olmak üzere ayrıldı. Pakistan ayrıca, başta toprak anlaşmazlıkları olmak üzere Hindistan'la çeşitli çatışmalara da karıştı.
Soğuk Savaş sırasında Pakistan ABD ile yakın işbirliği içindeydi ve Sünni Mücahitleri destekleyerek Afgan- Sovyet Savaşı'nda önemli bir rol oynadı. Bu çatışmanın Pakistan üzerinde derin bir etkisi oldu; özellikle 2001 ile 2009 yılları arasında terörizm, ekonomik istikrarsızlık ve altyapı hasarı gibi sorunlara katkıda bulundu.
Pakistan, Hindistan'ın nükleer testlerine yanıt olarak 1998'de altı nükleer test gerçekleştiren bir nükleer silah devletidir. Bu konum Pakistan'ı dünya çapında nükleer silah geliştiren yedinci, Güney Asya'da ikinci ve İslam dünyasında tek ülke konumuna getiriyor.
Ülkenin ordusu, dünya çapındaki en büyük güçlerden birine sahip olması nedeniyle oldukça önemlidir. Pakistan aynı zamanda İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT), Güney Asya Bölgesel İşbirliği Birliği (SAARC) ve İslam Askeri Terörle Mücadele Koalisyonu da dahil olmak üzere birçok uluslararası örgütün kurucu üyesidir.
Ekonomik açıdan Pakistan, büyüyen ekonomisiyle bölgesel ve orta düzeyde bir güç olarak tanınmaktadır. 21. yüzyılda dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer alma potansiyeline sahip olduğu belirlenen "Next Eleven" ülkeleri arasında yer alıyor. Çin -Pakistan Ekonomik Koridoru'nun (CPEC) bu gelişmede hayati bir rol oynaması bekleniyor. Coğrafi olarak Pakistan, Orta Doğu, Orta Asya, Güney Asya ve Doğu Asya'yı birbirine bağlayan stratejik bir konuma sahiptir.